12 Eylül 2009 Cumartesi

Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine...


Mutluluk dolu bu fotoğrafı görünce, başlık olarak ne yazsam diye düşünmeye başladım. Öyle ya; onlar ermiş muradına.. gerisi boş... Bize de mutluluk dileklerinde bulunmak düşer.
Bu seneler pek düğün yok bizim ailede. Ama yine de her sene bir düğün çıkıyor. Bu senede annemin kuzenin düğünü vardı. Önce nikah sonra düğün...
Nikah bildiğimiz sıradan bir nikahtı işte. Ama düğün için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim.
Damadımız bir İngilizdi. Bu nedenle düğün birazcık farklı oldu. Ama şimdiye kadar gittiğim en sıcak, samimi, eğlenceli düğündü diyebilirim. Gelin ve damadın yakınları vardı sadece düğünde. Yani fazladan insanlar yoktu. Biz bize samimi bir düğün gecesiydi.
Fazla kalabalık olmaması gelin ve damatla daha fazla sohbet ve fotoğraf çekmemizi sağladı. İngilizlerin geleneklerine göre bir düğün oldu. Farklı bir düğün olmasının nedenlerinden en büyüğüde bu galiba.

Önce gelin ve damadın en yakın arkadasları onlar hakkında güzel düşüncelerini paylaştılar, komik anılarını anlattılar. Böylece gece hoş anılarla, yüzlerde ise gülücüklerle başladı. Gelin ve damat alyanslarını birbirlerine taktılar. Sevgi, dost, aşk ve geleceğe dair sözlerle birlikte... Şahsen bu benim çok hoşuma gitti. Bizde düğünlerde gelin ve damat hiç konuşmazken, farklı bir kültürde sevgililer düşünce ve duygularını topluluğa açıklaması ilginç ve hoş bir an...
Bunlardan sonra çok eğlenceli bir an daha vardı. Damat gelinin jartiyeri çıkardı, ve bekar bir erkeğe attı. Gelin çiçeğinin bekar kızlardan birine attı. Vee, elinde jartiyer olan bekar erkek, çiçeği alan bekar kıza onu giydirdi. :) :)

Tabi biz bu olayı bilemediğimiz için merak ve şaşkınlıkla izledik ve sonunda bol bol güldük. İngilizler bu olayı geleneksel olarak yapıyorken, bizim bundan haberimiz yoktu. Ve bu eğlenceli olay, Türkler için gecenin süprizi olmuştu.

Ortam çok güzeldi. Özel bir İngiliz anaokulunun bahçesi. Bu okul üç villadan oluşuyor ve ortasında yeşil bir bahçe var.
Şansımıza hava da çok güzeldi o akşam. Yemekler, süslemeler ikramlar, müzikler, herşey çok doğaldı, güzeldi.

Başımda kuvvetli bir migren ağrısı olmasına rağmen, o akşam her şeyin fotoğrafını çekmek istedim.

Düğünümüz çok güzel geçti. Güldük, eğlendik, fotoğraf çektik... Anladım ki farklı ülkelerden, kültürlerden, mevsimlerden olsakta, dünyada bizi birbirmize bağlayan şeyler var; sevgi, insanlık, doğa, yaşam, gelecek, ümitler, ortak duygular...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder