27 Eylül 2009 Pazar
Sevincimiz...
21 Eylül 2009 Pazartesi
İyi bayramlar...
13 Eylül 2009 Pazar
Sevimli dostlarımız, hayatımızda...
12 Eylül 2009 Cumartesi
Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine...
Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden...
Sonsuzlığa Giden Yol
Merdiven logosu ve fotoğrafları bir çok yerde kullanılır. Merdiven; iniş ve çıkışı, başarı ve çöküşü ifade eder.
Metrodan bizi gün yüzüne çıkaran merdivenler, bir çok şeyi anlatabilir. Bir merdiven fotoğrafı bir çok anlam içerebilir. Bir şirket logosunda merdiven çıkılması başarının yükselişi, inişi ise başarısızlığı ifade eder. Yine bir dersane kitapçığında bu merdivenlerle ifade edilir.Cennet ve cehennem kavramları film, dizi veya çizgi film gibi yerlerde merdivenle tasvir edilir.
Ben bu fotoğrafımı güneşli bir günde metrodan çıkarken çektim. Merdivenin yukarısında, ışığın yoğun olduğu yerde oluşan ışık patlaması fotoğrafı farklı yaptı. Bende bunu simetrik olarak kimse yokken çektim. Ortaya değişik bir görüntü çıktığını düşünüyorum.
Bu fotoğrafa bakınca şu düşünceler aklıma geliyor: Başarı sonucu mutluluktur, canlı renklerle tasvir edilir, ışık olarak aydıınlıktır. O zaman bunu başarıya göre yorumlarsak, merdivenin yükselmesi mutluluğu, huzuru getirir. Aynı şekilde cennette giden yolu bu şekilde tasarlayabiliriz. Cennet huzur ve aydınlıktır merdivenide bu fotoğraftaki gibi olabilir. Bana göre fotoğraftaki ışığın doruk noktasıdır. O da sonsuzluğu ifade eder.
Bu fotoğraf bana simetrik açıları, mutluluğu ve sonsuzluğu çağrıştırdığı için bunu farklı buluyorum. Umarım sizde beğenirsiniz…
10 Eylül 2009 Perşembe
Tekirdağ yollarında..
Gizemli damlacıklar...
Nemli, hafif serin, loş, rutubetli... Ama insanın nefesini tıkamıyor. Astımlılar rahat ediyor burada. Hatta astımı olan annem, nefesinin açıldığını söylüyor. Psikolojik mi bilmiyorum ama, gerçek bu. Ortam tarih kokuyor.
Yerler biraz ıslak. Özellikle Medusa Tanrıcasına doğru giderken yerlerin bayağı ıslak olduğunu görüyoruz. Vücudumuza arada sular damlıyor. Benim koluma damladı. Bu su nereden geliyor? Çok ilginç... Yerebatan Sarnıcı'nın zeminde balıklar da var; rengarenk, çeşit çeşit, büyüklü küçüklü balıklar özgürce dolaşıyorlar. Turistler sarnıcın suyuna para atıyor. Ne kadar şanslı ve zengin balık bunlar. Paraların içinde yüzüyorlar resmen :)
Koskoca 9 metrelik sütunların asırlar önce oralara nasıl yerleştirildiğini düşündüğümüzde şaşırmamak elde değil! İşte asırlardan kalma bir başarı hikayesi... Burada fotoğraf çekmek için biraz daha dikkatli olmak gerekiyor. Makineniz çok profesyonel değilse, devasa alanı aydınlatmak için muhtemelen flaş yetmeyecektir. Flaşsız çektiğimizde ise elimizi titretmemezi gerekiyor. Yoksa renkler birbirine karışır. En iyisi tripod (üç ayak) kullanmak. Tripodu taşımak için kendimde güç bulamadım. Bende elimin titrememesi için bayağı uğraştım. Umarım beğenmişisinizdir.
Daha fazla bilgi için resmi sitesi; www.yerebatan.com
7 Eylül 2009 Pazartesi
Merhaba!
Burayı ne sıklıkla güncelleştireceğim konusunda şu an bir fikrim yok. Fakat çektiğim fotoğrafları bir an önce yayınlamak amacını baz alırsam, blogum devamlı güncel olacak demektir. :)
Hemen belirteyim; fotoğraf çekmek şu sıralar benim 1. tutkum diyebilirim. Ayran gönüllü olmadığımı belirtmem gerekirse, bu tutku uzun yıllar devam edeceğe benziyor. Zaten bundan bir şikayetim yok. Hayatımda en sevdiğim uğraşlardan biri fotoğraf çekmek. Hayat bu ne gösterir bilemeyiz ama yaşamım boyunca bundan vazgeçeceğimi düşünmüyorum.
Fotoğraflarımı, çekerken ki düşüncelerimi, duygularımı burada paylaşacağım. Komposizyon ve düz yazı sevgimi ve merakımı da ekleyeceğim tabiki. (Arada Türk Dili projemden ve lisedeki komposizyonlarımdan kopya çekebilirim (:Nasıl olsa onlar da benim..)
Fotoğraf haricinde güncel olaylar, hayatımdan son dakika haberleri ve farklı konulardaki fikirlerimi de bulabilirsiniz. Ne de olsa internet gazeteciliğinde ilerleyeceğim, şimdiden prova yapalım. :) (inşallahhh..)